Kardeşliğimizi bölenlere fırsat vermeyelim

Muhammed KILIÇ

Irkın tarifini yaparken imanı noktada söz almış biri, kendi beşer fikirleriyle ortaya koyduğu sadece eğrilerdir. İlahi eksendeki doğrulara göz kırptığınızda, muhatabınızın ırkını kendine inanç sistemi olarak sunduğunun farkına varırsınız. Günümüz ülkücülerin tanımı tamda budur.

Günümüz ülkücülerin zihin kodları ile oynayan Kemalizm'in bu günkü başdanışmanı Bahçeli'nin, 5 bin gönüllü ülkücü Kerkük’e girmeye hazırlanıyor gibi söylemlerde bulunması, bu tanıma örnek teşkil eder. Ayrıca savaş çığırtkanlığı yapmasının bir diğer anlamı ise ülke insanına karanlık günleri yaşatacağız olgusunu gözler önüne sermektir. Bunu anlamak için çok da bilmeye, araştırmaya, analiz yapmaya gerek yoktur. Fakat mevcut yönetiminde aynı dili kullanıyor olması manidardır. Mevcut yönetimin;  Bahçeli’nin bu ırkçılık kokan, savaş çığırtkanlığını yapan, kardeşi kardeşe öldürtecek söylemlerini destekler mahiyetinde ki açıklamaları ise akıl tutulmalarına ve kendilerine duyulan öfkenin kabarmasına neden olmaz mı? Oldu ve olmaya da devam ediyor. Yıllarca kirli yapılar tarafından oluşturulmak istenen ve baş mimarlarının PKK ve MHP’nin olduğu bir fay hattı istenilen olgunluğa ulaşmadı. Ama mevcut hükümetin basiretsiz yönetimi bu kırılgan fay hattının oluşmasına ciddi katkı sunmuş oluyor.

Peki, gelelim Kemalizm başdanışmanının samimiyet testine...

Ey Bahçeli! Uygurların ana vatanı olan Doğu Türkistan 65 yıldır Çin işgalinde değil mi? Çin yönetimi 1949’da Doğu Türkistan'ı işgal ettikten sonra bölgede başlatmış olduğu sözde devrimlerle din ve vicdan hürriyeti başta olmak üzere eğitim, sosyo kültürel, ekonomik alanlardan çevre ve ekolojik dengeye varıncaya dek her alanda büyük yıkım gerçekleştirmedi mi? Her türlü işkence, adam kaçırma, sürgün ve cinayetlerin yaşandığı anavatanınız söz konusu iken neden sesiniz çıkmıyor da? Kürtlerin anavatanlarında yaptıkları halk referandumuna karşı bileniyorsunuz.

Ey bahçeli! Çin basınında yer alan haberlere göre Türkiye, Doğu Türkistan İslami Hareketi’ni resmen terör örgütü olarak tanıdı. Ülkücülük damarınız ne pompalıyordu acaba?  Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nu kabul eden Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi, Türkiye’nin Doğu Türkistan İslami Hareketi’ni terör listesine almasından övgüyle bahsederken neden tepkisiz kaldınız? Ben sizin yerinizde cevaplayayım. Birileri teneke ses ver deyince, ses verirsiniz. Ötesi hikâye değil de nedir. Artık her taraftan gelen teneke sesine göre hareket edip buna konsantre olursanız, varacağınız hiçbir menzil olmayacaktır. Başkasının değil, kendi teneke sesinize göre davranmanız sizin hayrınıza olacaktır. Buradan aklıselim hareket edecek Müslüman gençliğe de söyleyecek bir kardeş tavsiyem var.

Ey Müslüman genç! Önceliğimiz evrensel olan dinimiz değil mi? Madem budur. Öyleyse unutmayalım ki, renkler ve diller Allah'ın birer ayetleridir. Rabbimiz Kur’an’da, “Ey insanlar, biz sizi bir erkek ve bir kadından yarattık ve birbirinizi tanımanız için sizi milletlere ve kabilelere ayırdık. Allah yanında en üstün olanınız Allah'tan en çok korkanınızdır. Allah bilendir, haber alandır.” diye buyurmuyor mu? Madem Rabbimiz böyle ferman buyurmuş. Gelin bu fermana kulak verelim. Kardeşliğimiz bölenlere fırsat vermeyelim. Bugün bizi ayrıştıran baş mimarlara gönül vermeyelim. Şeytanın düştüğü ırkçılık tuzağına düşmeyelim. Irkçılık yüzünden Kabil’in kardeşini katlettiği gibi kardeşimizi katletmeyelim. Gelin ırkçı söylem ve eylemleri ayaklarımızın altına alalım. Eğer bunu yapamazsak şayet, unutmayalım ki, Irkçı Kürdün söylemi, Türkçü için candır. Irkçı Türk’ün söylemi de PKK için kandır. Kardeşliğimizin ADALET eksenli daim olması temennisiyle Allah’a emanet olun.

Paylaş: