Euro

47,1304

Dolar

40,6772

Altın

4.398,95

  • Ekleme: 21.07.2025 09:35 Güncelleme: 21.07.2025 09:35

Görmüyoruz, Duymuyoruz; Fırsatlar Sessizce Geçip Gidiyor.

Geçtiğimiz hafta bir fikirle çıktık karşınıza. Dedik ki: “İlçemize sabit bir araç muayene istasyonu kazandıralım.” Bunun için bir çalıştay düzenleyelim, yatırımcılarla konuşalım, ilgili kurumları harekete geçirelim. Ama ne yazık ki sesimizi duyan az oldu. İlgili kurumlar ve STK’lar sessizliğe gömüldü.

 

Bu kadar sessiz kaldığımız sürece, hizmetler ve projeler başka yerlere doğru akıyor. Palu, Kovancılar, Karakoçan… Yer mi beğenmiyoruz? Yoksa birlikte hareket etmeyi mi unuttuk? En yakın örnek, projesi ve bütçesi hazır olan 1.500 kişilik cezaevi… Elazığın diğer ucunda başka bir ilçeye yapılmak üzere. Biz hâlâ seyirciyiz. Birlikte hareket etmediğimiz her an, bir fırsat daha sessizce geçip gidiyor.

Karma Organize Sanayi Bölgesi, 

Ağır Ceza Mahkemesi,

Fen Lisesi,

Olimpik spor tesisleri,

1.500 kişilik açık ceza evi,

Sabit araç muayene istasyonu, gibi hayatı kolaylaştıracak ve hizmetlere ulaşım noktasında ilçemizi daha yaşanabilir bir yer haline getirecek olan bu kıymetli projelerde 

İhmali olan herkesi kamu vicdanına havale ediyor Ve güncel başka bir konuya değinmek istiyorum.

 

Sınır Tanımayan Güzel Sözler?

 

Zarafet, nezaket, incelik… Ne hoş, ne kıymetli kavramlar. Toplum ancak bu değerlerle büyür ve güzelleşir. Ama bir başka değer daha var ki, eksikliği çoğu zaman içimizi acıtır: "Hasbilik".

 

İnsan, yeni tanıdığı biri için içten dileklerde bulunabilir. Bu çok doğaldır. Ama abartıya kaçan sözler, karşımızdaki kişide olumlu bir etki bırakmaz. Adı Fatih diye kişiyi Sultan ilan etmek, sadece ismine bakıp Süleymanları Kanuni’ye benzetmek... Samimiyeti değil, yapaylığı yansıtır. Üstelik çoğu zaman karşı taraf bunu anlar. Gülümser ama o gülümseme acı bir tebessümdür. Size değil, sizi bu hale getiren çaresizliğe…

 

Sahi neden bu kadar birilerine yaranma çabasındayız? Kimi ikna etmeye çalışıyoruz? Kendimizi mi, başkalarını mı? Oysa altın ne kadar kirlenirse kirlensin, değerli kalır. Sahte övgüler, karşınızdaki kişinin değil ama sizin değerinizi düşürür.

 

Son Bir Söz: Aynaya Bakmanın Zamanı*

 

Bu yazıyı yazarken içimden geçen tek şey, yaşadığımız yere daha iyi hizmetlerin gelmesini sağlamak. İddiam yok. Yalnızca derdim var. Belki sözlerim sert geldi, belki fazla açık konuştum. Ama bilirim ki bazen gerçeği söylemek, en büyük nezakettir. Kalın sağlıcakla. Ve aynaya bakmayı unutmayın. Orada gördüğünüz kişi, bu ilçenin yarınına yön verecek olan gerçek sizsiniz, ona göre davranmalısınız.

Yazarın Diğer Yazıları
Günün Yazıları

Çerez Politikası

Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için "çerez politikasını" inceleyebilirsiniz.